BERAT GECESİ
Berat gecesi,Allah’utealanın kullarına ihasan ettiği ve kullarının dünya ve ahret saadetine ulaşabilmeleri için bir “kurtarma imtihanı” olarak kıldığı mubarek gecelerden biridir.Şaban ayının 15.gecesidir.Eger dünya ve ahret saadetini istiyorsak,Bu gecenin gündüzünü orucla gecesini de ibadetle geçirmemiz gereklidir.Nasıl bir ibadetle ? Çokca “Allah’ı zikrederek” ve Allah’a bir “dilekce”yazarak.Nedir bu dilekce ? Gecenin isminden de anlaşıldığı gibi BERAT istemli bir dilekce.Bu dilekceyi,”boy abdesti alarak kılacağımız bir HACET NAMAZI”olarak ve oradaki duamız da “Yarabbi galubela günü sana verdiğimiz (AHD’imizi) sözlerimizi yerine getirmek istiyorum,ruhumu sana ulaştırmak istiyorum,TAKVA sahibi olmak istiyorum,senden MAĞFİRET diliyorum,benim kalbime sana ruhumu ulaştırma dileği ver”olacaktır.Neden böyle söylüyoruz ? BERAT’ın ne olduğunu izah ettiğimiz zaman ortaya çıkacak .
Berat,kelime olarak;Temize çıkmaktır Allah’ın tarifi de “Sevapları, günahlarından fazla olması hasebiyle cennetlik olmaktır”.Berat,Birr,ebrar aynı kökten gelen ve aynı anlamlıdır.Kur’anda bu kelimelerin gectiği ayetlere baktığımızda,mutlaka “takva sahibi olanların,cennetliklerin”BERAT edenler olduğunu görürüz.İşte ayetikerimeler:
Bakara/177-Yüzlerinizi doğu ve batı tarafına çevirmeniz (hakiki îmânı yansıtan) BİRR (ebrar kılacak davranış biçimi) değildir. Lâkin birr, kişinin, Allah'a, yevm'il âhire (Allah'a ulaşılan sonraki güne, hidayet gününe, vuslat gününe) meleklere, Kitab'a ve peygamberlere îmân etmesi ve sevdiği maldan, akrabalara (yakınlık sahiplerine), yetimlere, miskinlere (çalışamaz durumda olan ihtiyarlara), yolda kalmış yolculara, isteyen (muhtaçlara), köle ve (kurtulmaları için) esirlere vermesi ve namazı kılması, zekâtı vermesidir. Ve (Allah'a ve insanlara) ahd verdikleri zaman ahdlerine vefa edenler (yerine getirenler), zorlukta ve darlıkta ve şiddetli savaş halinde sabredenler, işte onlar sadık olanlardır. İşte onlar muttekilerdir (takva sahibi olanlardır).
Bakara/189-Sana hilâllerden (Ay'ın hilâle dönüşen hallerinden) soruyorlar. De ki: “O, insanlar için vakitleri ve hac zamanını bildiren bir vakit ölçüsüdür.” Birr (kişiyi ebrar yapan güzel davranışlar), (cahiliyet devrinde olduğu gibi) evlere arkalarından girmek değildir. Oysa birr,kişinin takva sahibi olmasıdır. Evlere kaılarından girin. Ve Allah'a karşı takva sahibi olun. Umulur ki böylece siz felâha erersiniz.
Yukarıdaki ayetler açık olarak gösteriyorki; BERAT edenler sadece TAKVA sahibi olanlardır.Neden takva sahipleri olduğunu Allah’uteala açıklıyor.
Enfal/29-Ey âmenû olanlar, Allah'a karşı takva sahibi olursanız sizi furkan (hak ve bâtılı ayırma özelliği) sahibi kılar! Ve sizden (sizin) günahlarınızı örter ve size mağfiret eder (günahlarınızı sevaba çevirir). Ve Allah, büyük fazl sahibidir.
Nasıl TAKVA sahibi oluruz ? Allah’a kalben ulaşmayı dileyerek
Rum/31-O'na (Allah'a) yönelin (Allah'a ulaşmayı dileyin) ve takva sahibi olun. Ve namazı ikame edin (namaz kılın). Ve (böylece) müşriklerden olmayın.
İşte,kişi kalben Allah’a ruh’en ulaşmayı dilerse Takva sahibi olur.Takva sahibi olduğunda da Enfal/29 da açıklandığı üzere “günahları örtülür”günahları örtülen kimsenin günahları sıfır olduğu için sevapları fazla olacaktır ve Mü’minun suresinin 102.ayetikerimesine göre “felaha”ulaşcaktır yani kurtuluşa ercektir,cennetlik olacaktır,EBRAR olacaktır.Onun için yukarıda tavsiye ettiğimiz “Allah’a ulaşma dileğimizin” kalbimizde oluşması içindir.Kalbimizde bu dilek oluşunca siz 4 özelliğin sahibi olursunuz.
1-O yaşınıza kadar tatmadığınız bir mutluluğu yaşamaya başlarsınız
2-Allah size ibadetleri kolaylaştırır ve sevdirir.
3-Kalbinize Mürşid sevgisi koyar.
4-O günden itibaren hep sohbetlere katılmak onları dinlemek arzusu duyarsınız.
İşte bu duyguları taddığınız andan itibaren tekrar hacet namazı kılarak Allah’ın sizin için ezelde tayin ettiği mürşid’inizi Allah’tan sorarak ona tabi olduğunuzda yapılacak bir tövbe merasimi ile Salih amel (nefs tezkitesi) işlemeye başlayarak 2. Takvanın sahibi olarak yine Enfal/29 da belirtilen mağfiret gercekleşecek (örtülen günahlarınız bu defa sevaba cevrilecek)
Furkan/70-Ancak kim (mürşidi önünde) tövbe eder (böylece kalbine îmân yazılıp, îmânı artan) mü'min olur ve salih amel (nefs tezkiyesi) yaparsa, o taktirde işte onların, Allah seyyiatlerini (günahlarını) hasenata (sevaba) çevirir. Ve Allah, Gafur'dur (günahları sevaba çevirendir), Rahîm'dir (rahmet gönderendir).
Mü’minun/102-O zaman kimin mizanı (sevap tartıları) ağır gelirse işte onlar, felâha erenlerdir.
Kaf/31-Ve cennet, takva sahipleri için uzak olmayarak yaklaştırıldı.
Eger TAKVA sahibi olmazsak ne olur ?
Birr’in,Ebrar’ın yani Berat ın sahibi olamayız Mutaffifin/7,8,9 a göre FUCCAR oluruz cehenneme gideriz.Sevaplarımız günahlarımızdan fazla olmaz (örtülmediği ve sevaba cevrilmediği için) Mü’minun/103 e göre ebedi cehennemlik oluruz.
MUTAFFİFİN – 7-8-9 : Hayır, muhakkak ki, füccarın (şeytanın fücuruna tâbî olan kâfirlerin) kitapları (kayıtları, hayat filmleri) elbette siccîndedir (zemin kattan 7 kat aşağıda olan zülmanî kader hücrelerindedir).Ve siccînin ne olduğunu sana bildiren nedir?(O), rakamlandırılmış (kazanılan negatif ve pozitif puanların dereceler halinde yazılmış olduğu) bir kitaptır (kayıttır, insanların hayat filmidir).
MUTAFFİFİN – 18-19-20 : Hayır, muhakkak ki ebrar olanların (Allah'a ulaşmayı dileyenlerin, hidayette olanların) kitapları (kayıtları, hayat filmleri) elbette illiyyin'dedir (zemin kattan 7 kat yukarıda olan birinci âlemdeki kader hücrelerindedir).Ve illiyyin'in ne olduğunu sana bildiren nedir? (O), rakamlandırılmış (kazanılan pozitif ve negatif derecelerin yazılmış olduğu) bir kitaptır (kayıttır, insanların hayat filmidir).
Mü’minun/103-Ve kimin mizanı (sevap tartıları), hafif gelirse işte onlar, nefslerini hüsrana düşürenlerdir. Onlar, cehennemde ebediyyen kalacak olanlardır.
Gercekler böyle ise “aklımızı başımıza alıp”bu geceyi yukarıdaki tavsiyelere uyarak geçirmemizin gerekliliğini idrak etmenizi yüce Rabbimizden dileyerek satırlarımıza son veriyorum kandiliniz mubarek ve Allah hepinizden razı olsun.
